erkek işi
1 erkek işi — is. Yalnızca erkeğin yapabileceği, daha çok güç, kuvvet isteyen zahmetli iş …
2 erkek — is., ği 1) İnsan, hayvan ve bitkilerin dişiyi dölleyecek cinsten olanı 2) biy. Sperma oluşturan organizma 3) Yetişkin adam, bay, kadın karşıtı Erkekler gelince buraya, karılar işte böyle kaçar. O. C. Kaygılı 4) Koca Kadın erkeğini uğurladı. 5) sf …
3 iş — is. 1) Bir sonuç elde etmek, herhangi bir şey ortaya koymak için güç harcayarak yapılan etkinlik, çalışma İş bittikten sonra denize karşı sigara içilir. S. F. Abasıyanık 2) Bir değer yaratan emek 3) Birinden istenen hizmet veya birine verilen… …
4 el — 1. is., anat. 1) Kolun bilekten parmak uçlarına kadar olan, tutmaya ve iş yapmaya yarayan bölümü El var, titrer durur, el var yumuk yumuk / El var pençe olmuş, el var yumruk. Z. O. Saba 2) Sahiplik, mülkiyet Elden çıkarmak. Elimdeki bütün parayı… …
5 dökülmek — nsz 1) Dökme işi yapılmak veya dökme işine konu olmak Tepesinden saçları bir hayli dökülmüştü. S. F. Abasıyanık 2) Kumaş dökümlü olmak 3) Bir işi, bir konuyu ele alış biçiminde değişiklik olmak 4) e Düşmek Bizim motor ikiye bölünüp suya… …
6 aşım — is. 1) Aşma işi 2) Erkek hayvanın dişisiyle çiftleşmesi Hayvan aşım istasyonu. Birleşik Sözler süre aşımı zaman aşımı …
7 bakır — is., kim. 1) Atom numarası 29, yoğunluğu 8,95 olan, 1084 °C ye doğru eriyen, doğada serbest veya birleşik olarak bulunan, ısı ve elektriği iyi ileten, kolay dövülür ve işlenir olduğundan eski çağlardan beri türlü işlerde kullanılan, kızıl renkli… …
8 çocuk — is., ğu 1) Küçük yaştaki oğlan veya kız Çocuğun bir sütninesi vardı. R. H. Karay 2) Soy bakımından oğul veya kız, evlat Anası olacak bir kadın çocuğu omuzundan yakalamış. B. R. Eyuboğlu 3) Bebeklik ile erginlik arasındaki gelişme döneminde… …
9 fiş — is., Fr. fiche 1) Prizden elektrik akımı almaya yarayan araç 2) Alışverişlerde ödenen paranın miktarını, vergilerini, alışverişin yapıldığı tarihi gösteren belge 3) Bir eserin hazırlanmasında kolaylık sağlamak veya bir işe kılavuzluk etmek için… …
10 herifçioğlu — is., tkz. Kızılan veya beklenmeyen bir işi yapan erkek Herifçioğlu laf anlamıyor ki! …
11 onarım — is. 1) Onarma işi, tamirat, tamir Onarımı yeni bitmiş yapının önünde hayvanın dizginlerini tıpkı tıpkısına bir erkek gibi çekti. O. Kemal 2) Bir yapının, bir heykelin, bir resmin bozulmuş yerlerini yeniden yapma, ilk durumuna getirme, restore… …
12 organ — is., anat., Fr. organe 1) Canlı bir vücudun, belirli bir görev yapan ve sınırları kesin olarak belirlenmiş bölümü, uzuv Bütün iç organlarım burkulur gibi oldu. N. Cumalı 2) mec. Bir görevi, bir işi yerine getirmekle yükümlü kuruluş Devlet… …
13 oyulmak — nsz 1) Oyma işi yapılmak Nefer şoförün kayadan oyulmuş gibi sabit erkek yüzü garip bir gülümsemeyle harekete geldi. H. E. Adıvar 2) argo Kazıklanmak …
14 tıraş — is., Far. terāş 1) Saç veya sakalı kesme işi, yülüme Tıraştan sonra da bıyık, sakal yerleri belli olurdu. M. Ş. Esendal 2) Erkek saçını belli bir biçim vererek kesme Asker tıraşı. 3) Kesilme ve kazınma zamanı gelmiş saç ve sakal Üç günlük… …
15 tozlaşma — is. 1) Tozlaşmak işi 2) biy. Erkek organlardaki çiçek tozunun, rüzgâr veya böceklerin aracılığıyla çiçeklerin tepeciğine konması, döllenme, tozlanma, alogami …
16 söz almak — 1) konuşmak için toplantı başkanından izin almak, konuşmaya başlamak Toplantıda ilk olarak başkan söz aldı. 2) birinin bir işi yapacağını kesin olarak bildirmesini sağlamak İşimin yapılacağı konusunda bakandan söz aldım. 3) erkek tarafı… …
17 SIDDÎK — Çok samimi, dâimâ doğruluk üzere ve Allah a ve Peygamberine çok sâdık olan erkek. Sözü ile işi bir olan …